<
nerde o eskinin şoförleri yada iyi ki kalmadı onlardan. Bugün okula gitmek için çıktım evden dolmuşa bindim. kalkamasını bekliyorum açtım kitabı okumaya başladım hareket ettik bir kaç kilometre sonra yolcu almak için durduk. yolcular turist şoförümüz kapıyı açtı başıyla bir selam verdi ve sonra... turist: kültepe şoför: yes sırtlarında devasa çantalarla (kaplumbağanın evi gibi) küçücük dolmuşa sığmaya çalıştılar turist hemen parayı sordu şoför: three liras turist: okey dedi ve parayı uzattı sonra sırtlarından çantayı indirmeye çalıştılar tabii olmadı.. bu sıra dadolmuşun içinde yükselen bazı sesler...... ----buyur şöyle otrun -----yardım edin çantayı çıkarsın -----gardaş onu bagaja goysaydın sonra super ingilizcesiyle şoför: put in bagaj turist : oh yae indi ve bagaja yerleştirdiler ama kendileri ve dedim ki aferin şoföre nerden baksan 50-55 arası var ben kendimden utandım resmen bir anadolu ticaret mezunu olup haftada görmüş olduğum 28 saat ingilizce daha sonrada üniversitede muaf omuş biri olarak ben kafamda hala cümle nasıl kurulur önce öznemi yüklemmi diye kurgularken pat diye yes denmesi ve hayal kırıklığı bundan sonra sorduklarında kesinlikle bilmiyorum diyeceğim
